Social Icons

"Sanki Kraliçeyim..."

Galatasaray Kadın Voleybol Takımı'nın kaptanı Eleonora Lo Bianco AMK'ya özel bir röportaj verdi. İstanbul'daki yaşamından Galatasaray'a, taraftardan özel hayatına dair birçok konuda samimi açıklamalar yapan Leo, Galatasaray'a geliş sürecini risk olarak nitelendirirken, şu an çok güzel bir risk aldığını anladığını sözlerine ekledi.

Tartışmasız dünyanın en iyi ismi Eleonora Lo Bianco… Kariyerine sayısız başarıyı "pasör" olarak yazdırmış olsa da hayatındaki önemli bir mücadeleyi mevkii değiştirerek kaydetmiş. Bu kez bir "smaçör" olmuş ve kendi deyimiyle en büyük rakibine yani kansere en büyük yenilgiyi yaşatmış. Tüm bu süreçte bir gün bile ara vermemiş voleybola… Her radyoterapi sonrası ilk durağı yine antrenman sahaları olmuş. Şimdi tüm bu hikaye geride onun için ve başarı için mücadelesi devam ediyor Leo’nun…
Kariyerinde ki ilk yurtdışı deneyimi Galatasaray. “ Bir risk aldım’’ diyerek geldiği bu serüvenin ikinci sezonunda değerlendirmesi şu: Çok güzel bir risk almışım …"

LO BIANCO İÇİN NASIL GİDİYOR TAKIM VE İKİNCİ SEZON?

İkinci senem olması bir anlamda çok daha kolaylaştırdı hayatımı.İnsanları camiayı daha iyi tanıdım ve içinde yaşadığım şehri daha iyi tanıdım şuan daha rahatım. Geçen sezona göre bu sene takımın hedefleri çok değişti çok farklı bir takım var ama iyi gidiyoruz. Çünkü Teledünya Türkiye kupasında bir tur daha atladık, final-four organize ediyoruz, ligde 3. Sıradayız demekki birşeyleri iyi yapıyoruz.Takım olarak hedefler hep en üst sezon sonunda nerede olacağımızı göreceğiz..

KAPTAN OLMAK GALATASARAY’DA…

Elbette çok onur duyuyorm.Geldiğim ilk sezon kaptan oldum. Ben bir yabancıyım normalde kaptan kendi sporcusundan seçilir ama bunun bana sunulması çok onurlandırdı beni. Bana bir kaptandan ziyade bir kraliçe gibi davranıyorlar ve öyle taşıyorlar bu çok büyük mutluluk.

TARAFLI TARAFSIZ SENİ HERKESİN SEVMESİ NASIL BİR DUYGU?

Dürüst olmak gerekirse gelir gelmez burada çok hoş bir hissiyata kapıldım. Taraftar, beni karşılayanlar, camia.. Bunun dışında bilmiyorum aslında ben çok basit biriyim, karmaşık değilim. Buraya top oynamaya, kazanmaya geldim o yüzden kendimi çok farklı görmüyorum. Olduğum gibiyim belki de bu yüzden bunun sebebi.

BURAYA GELMEK SADECE BİR DENEYİM YAŞAMAK İÇİN Mİ?

Aslında hepsi tesadüfler zinciri. Tam Bergamo ile kontratım bitiyordu ama bir yandan Londra Olimpiyatları’ndan önce İtalya’yı terketmek istemiyordum bir başka ülkeye gitme planım yoktu. Ama Galatasaray’ın aban gösterdiği ilgi, yakınlık beni vurdu ben buna vuruldum. Bir risk aldım ve şuan görüyorum ki çok güzel bir risk almışım..

DÜNYA VOLEYBOLUNU DOMİNE EDEN BİR EKOLDEN GELİYORSUN, TÜRKİYE’DE BU POTANIN İÇİNDE…

Başarılı oyuncular artık antrenörlerde dahil Türkiye’ye gelmeye başladıklarından beri Türkiye’de farklı seviyede top oynanmaya başladı. Bu bir büyüme getirdi.İtalya şu zamana kadar ki en iyi ekol ben İtalyan olduğum için söylemiyorum. Ama şuan İtalya aşağı doğru inerken Türkiye yukarı doğru çıkıyor. Daha fazla ne yapılabilir? En önemlisi gençlerle çalışmak onların gelişimine yönelik yatırımlar, turnuvalar daha fazlasını getirir.Genç oyuncular çok önemli..

BURAYA SENİN DIŞINDA GELMEK İSTEYEN İSİMLER VAR MI İTALYA’DAN? PİCCİNİNİ İDDİASI HEYECAN YARATMIŞTI…


Sürekli soranlar var burayla ilgili görüş alanlar var. Ama üzgünüm isim veremem. Burada oynamanın çok hoşuna gideceğini söyleyen arkadaşlarım var tabi. Buradaki hayatımı merak edip her zaman bilgi alıyorlar. Belki önümüzdeki zamanlarda onlarıda burada görebilirsiniz.



TARAFTAR?

İtalya’da tabiki taraftara alışkındık ama buradakiler çok daha ateşli, sıcak hatta bazen abartıyorlar ama bu iyi anlamda.Orada olduklarını görmek çok güzel enerjileri harika.Bazen hakemin beni durdurup taraftarını yavaşlat uyarısı bile oluyor ama bunu nasıl yapacağımı bilmiyorum. Nasıl yavaşlatırım bilmiyorum. Böyle durumlarda Türk kaptanımdan yardım alıyorum ‘’Lütfen yardım et !’’Yabancı bir oyuncu olmama rağmen bana çok destekler, çok mutluyum onlar sayesinde.Ben çok futboldan anlamıyorum Fenerbahçe derbisine gittim onun da yarısını anladım Ama Arena’daki taraftar atmosferde bulunmak ayrı bir güzeldi.Geçen sezonun ik zamanları taraftar çok fazla yanımızda değillerdi.Sonradan işler değişti çünkü onlara aşık olacağı şeyler verdik başarı anlamında.Şimdi gittiğimiz her yerde ki bu benim İtalya’da bile başıma gelmeyen bir durum.Her yerde yanımızdalar ellerinde çiçeklerle bizi bekliyorlar. Bu çok güzel bir duygu.

İTALYA’DAN AYRILIRKEN ‘YENİ BİR YAŞAM İÇİN GİDİYORUM’ DEMİŞTİN. NELER VAR YENİ YAŞAMDA?

Hep yabancılar bizim takıma gelirdi benimde yapmak istediğim başka bir takımda bir yabancı olmaktı. Çünkü sizden beklentiler fazla oluyor yabancı olarak başka bir takıma gittiğinizde.Yapmak istediğim şey şuydu: Hayatı becerebiliyor muyum, dilini konuşabilir miyim. Bulduğum şey çok güzel yeni bir hayat diyemem farklı bir hayat içindeyim.

EN İYİ PASIN?

2002’de Dünya şammpiyonasının tie-break setinin son sayısını aldığım pas.

EN BÜYÜK RAKİBİN?

Hastalığım hayatımın en büyük rakibi olmuştur…Geçirdiğim meme kanseri en büyük rakibimdi… Aslında buradaki seçim İtalya’da kalıp hastalığımın tekrar etmesinden korkup orda kalmak yada istediklerinin peşinden koşmaktı. Ya bu hastalık beni durduracak yada kariyerimini peşinden gidecektim. Öyle hemen geçen bir deneyim olduğunu söyleyemem çünkü her zaman seni geri çekiyor.Hala kontrol amaçlı bir takım tedaviler görüyorum işlerin düzgün gitmesi için.Bu haliyle acaba yeniden olabilir mi kaygısını orada tutuyor.Çünkü başına gelmeden benim başıma gelmez diyorsun.

BİZİM YERLİ OYUNCULARDAN BİR KADRO KURSAN? ANTRENÖR SENSİN…

Maya Poljak, Christiane Fürst, Naz Aydemir,Neslihan Darnel, Neriman Özsoy ve Gözde Sonsırma.

NESLİHAN İÇİN NELER SÖYLERSİN?

Dünyanın en kuvvetli çaprazlarından birisi. Çok kuvvetli karakteride var.Çoğu sene İtalya Türkiye maçlarında durdurmamız gerekn birinci noktası dediğimiz insandır Neslihan. Ben Türkiye için çok önemli bir şahsiyet olduğunu düşünüyorum artık.Gözde ile beraber oynamakta çok hoşuma giderdi.Neriman’la oynamaktan çok mutluyum. Ben birde Naz Aydemir’in çok büyük işler yapacağını düşünüyorum.



İNTERNETTE EN ÇOK ARANAN SORU LO BIANCO EVLİ Mİ?
Evli değilim, nişanlı değilim, evlenecek miyim bilmiyorum aşık mıyım? Yani….

FORMA NUMARANIN ANLAMI? 14 NE DEMEK?

Çok uzun yıllar önce İtalya’daki çok önemli bir pasörün forma numarasıydı 14 Manuella Benelli. Benim için bir rol modeldi ve çok büyük bir şans olarak benim daha sonra antrenörüm oldu kendisi. Bildiğim herşeyin yarısını o öğretti bana. Sadece pas atmayı öğretmedi aynı zamanda bir pasörün neyi düşünmesi gerektiğini öğretti.

VOLEYBOLDAN HAYATINA KATTIĞIN EN ÖNEMLİ ŞEY?

Zihinsel organizasyon kapasitesi kesinlikle.Nasıl bir sezon bir antrenman için kendime hedfler belirliyorsam aynısını özel hayatımada yansıtıyorum bu benim hayatım için çok önemli.

KARİYERİNİ BURADA MI BİTİRECEKSİN?

Dürüst olmak gerekirse İtalya’da bitirmeyi düşünüyordum ama şu anda bilmiyorum. Bitirdikten sonra belki voleybolun yönetim kısmında olurum belkide tamamiyle voleybola ait bir şey yapmam.

SON OLARAK MEME KANSERİ İLE İLGİLİ KADINLARA BİR MESAJIN VAR MI?

Yaşınızın kaç olduğunun önemi yok olabildiğinde erken kendinizi muayene etmeyi öğrenmeli doktorunuza düzenli gitmelisiniz. Bir sefer fazla doktora gitmek bir sefer az gitmekten her zaman daha iyi. Ne kadar erken teşhis edilirse o kadar iyi.O kadar erken ruhunuzdan ve bedeninizden çıkarıyorsunuz bu hastalığı.Burada önemli olan başınıza geldiyse onunla yüzleşebilmek onu karşılamak.benim için bu karşılama 2.5 ay sonra sahada olmaktı. Burada önemli olan şey hayat bitti dememek…



Deniz EKE/AMKSPOR




Hiç yorum yok: