Grande Capitano
Eleonora Lo Bianco, bir voleybol efsanesi... Doğduğu topraklarda bir yerel kahraman... Kazanmadığı kupa, elde etmediği kişisel başarı yok "dünyanın en iyi pasörü"nün. Kariyerinde ilk defa ülkesinin dışına çıkmaya karar verdiğinde peşine takılan onca takıma rağmen, kendi kariyerinin, geçmişini gölgede bıraktığı bir kulübü, Galatasaray'ı seçti. İlk sezon, fazlasıyla duygusal. Çok istediği, kariyerinde kazanamadığı CEV Cup ve hatırlamak bile istemediğimiz final maçları... İkincilik madalyasını almaya çıktığındaki bakışları... İlk sezonunu geride bırakırken ülkesinden uzakta, peşinde yine onlarca kulüp ama bu sefer farklı Leo için. Kariyerinin en iddiasız sezonlarından birini geride bırakırken, "Tamam, her şey çok güzeldi, taraftarlar, İstanbul, takım. Çok mutluyum ama 33 yaşındayım ve kariyerimi zirvede bırakmak, kupalar kazanmak istiyorum" diyebilirdi, ayrılabilirdi. Eczacıbaşı'nın teklifini kabul edebilirdi ya da, idarecilerimizi bile hayrete düşüren teklifini kabul etmeyecek yerli oyuncu bile yoktur herhalde piyasada. Sadece para değil elbette, geride kalan sezonun lig ve kupa şampiyonu Eczacıbaşı...
Kaptanlığın ne olduğunu bizlere hatırlattığın için, Paidar Demir'in bıraktığı yerden devam ettiğin için, vefa kelimesinin ne anlama geldiğini sadece 2 senede bize gösterdiğin için, kariyerinde kazanamadığı kupa kalmamış bir efsaneyken, yerli oyuncuların bile yapmayacağı fedakarlıkları sadece 2 sene içerisinde yaptığın için, yerli ve yabancı takımların, Galatasaraylıyım deyip üç kuruş için kulübümüze gelmeyenlerin sezonluk maaşları kadar farklı tekliflerini kabul etmeyip, gemini terketmediğin için, her şey için teşekkürler kaptan, başımıza gelen en güzel şeysin.
Ortalıkta Galatasaraylıyım diye dolaşıp 3 kuruş için kulübümüze gelmeyen, sözde tuttuğu takım için kariyerini riske edemeyen bazıları var ya... Leo 3 sene öncesine kadar Galatasaray kelimesini kaç kere duymuştu hayatında acaba...
Söyle; hangi kupa senin aslan yüreğinden daha büyük, bu takım için yaptıklarından daha anlamlı?
Yarı Finalin Kapısını Araladık
Acıbadem Bayanlar Voleybol Ligi'nde, playoff devresi derbiyle
başladı. Takımımız, Galatasaray Daikin, sezon ortasında yaptığı
transferlerle kadrosunu kuvvetlendiren Beşiktaş Bahçeşehir Üniversitesi
ile BJK Akatlar Arena'da karşılaştı. Takımımız müsabakayı 3-1 kazandı.
2012 - 2013 Acıbadem Bayanlar Voleybol Ligi - Playofflarının ilk maçını deplasmanda oynayan takımımız sahaya kaptan Leo (14), Sinem (2), Selime (3), Neriman (13), Simona (17), Ezgi (18) ve liberoda Yuko (5) ile çıktı. BJK Bahçeşehir ise Seda, Natali, Gabi, Aslı, Sinem, Rossi ve liberoda Funda'dan oluşan ilk altıyla maça başladı.
Deplasmanda oynanan maça servis karşılama pozisyonunda başladık. Neriman'ın servis turunda farkı dört sayıya çıkardık. Maçın ilk teknik molasına, yine Neriman'ın arkadan hücumuyla 4 - 8 önde girdik. Moladan Sinem'in sayısıyla dönen Galatasaray Daikin karşısında, Beşiktaş farkı bir sayıya indirdi ve ilk molamızı kullandık (8 - 9). Beraberliği yakalayan Beşiktaş karşısında, Ezgi'nin dört numaradan hücumuyla, ikinci teknik molaya da önde girdik (14 - 16). Aslı'nın servis turunda BJK BAÜ beş sayılık seri yakalayarak öne geçti. İkinci molamızı kullandık (19 - 16). Setin son bölümünde izlediğimiz uzun rallide liberomuz Yuko Sano yıldızlaşırken, Neriman'ın arkadan hücumuyla avantaj kazandık (20 - 17). Farkı iki sayıya indirmemizle, Beşiktaş antrenörü Adnan Kıstak ilk mola hakkını kullandı (20 - 18). Sinem'in blok sayısıyla avantajımızı koruduk (20 - 19). Neriman'dan gelen hücumla fark kapandı (21 - 21). Galatasaray Daikin'de oyuna giren Gamze'nin servis turunda öne geçtik; Beşiktaş ikinci molasını da kullandı (22 - 23). Galatasaray Daikin, Gamze'nin servis turunda, Neriman'ın smaç sayısıyla seti 22 - 25 kazanarak, 0 - 1 öne geçti.
İkinci sete Beşiktaş önde başladı (3 - 1). Ancak takımımız farkı hızla kapattı (3 - 3). Beşiktaş, yine Aslı'nın servis turunda öne geçti (7 - 4). Avantaj yakaladıysak da, servis hatasıyla setin ilk teknik molasına 8 - 5 geride girdik. Setin ikinci bölümünde Beşiktaş üstünlüğünü korumaya devam ederken Neriman'ın hücum sayısıyla farkı iki sayıya indirdik (10 - 8). Bulduğu beraberliği (12 - 12), üst üste gelen bloklara rağmen, koruyamayan takımımız ikinci teknik molaya 16 - 12 geride girdi. Beşiktaş'ın seriye devam etmesiyle mola kullandık (18 - 12). Setin son sayılarına doğru farkı beş sayıya çıkaran Beşiktaş karşısında takımımız mücadeleyi bırakmadıysa da seti 25 - 20 kaybetti. Durum 1 - 1 oldu.
Beraberlik serisiyle başlayan üçüncü setin ilk teknik molasına Galatasaray Daikin önde girdi (4 - 8). Teknik molanın ardından gelen keyifli ralliden Beşiktaş BAÜ galip çıksa da, Neriman'ın sayısıyla farkı koruduk (5 - 9). Beş sayılık farkla maça devam eden Galatasaray Daikin karşısında, BJK BAÜ setin ilk mola hakkını kullandı (7 - 12). İkinci setteki performansını telafi eden Galatasaray Daikin, setin ikinci teknik molasına 9 - 16 önde girdi. Kaptan Leo'nun blok sayısıyla farkı 9 sayıya çıkardık (9 - 18). Sahadaki üstlünüğümüzü korumaya devam ettik; Beşiktaş BAÜ ikinci molasını da kullandı (11 - 22). Rakibimizin üst üste üç sayı almasıyla setin ilk mola hakkını kullandık (14 - 22). Galatasaray Daikin Bayan Voleybol Takımı, Neriman'ın blok sayısıyla 14 - 25 seti kazandı.
Dördüncü set yine beraberlik serisiyle başladı (3 - 3). Galatasaray Daikin Simona'nın plasesiyle öne geçti (3 - 4). Takımımız setin birinci teknik molasına 6 - 8 önde girdi. Teknik moladan kaptan Leo'nun bulduğu ace ile döndük ve hemen ardından Sinem'den tekli blok geldi (6 - 10). Beşiktaş'a nefes aldırmayan Galatasaray Daikin, ikinci teknik molaya 8 - 16 önde girdi. Beşiktaş BAÜ farkı kapatmak için mücadele etse de, rakibin oyuna dahil olmasına izin vermedik (12 - 19). Takımımız setin son sayılarında oynanan ralliden galip ayrılarak farkı on sayıya çıkardı (13 - 23). Galatasaray Daikin seti 14 - 25, maçı 1 - 3 kazanarak, Acıbadem Bayanlar Voleybol Ligi Playoff 1. Tur, ilk maçından galip ayrıldı.
Playofflarda kurallar gereği iki maç galibi tur atlayacak. Galatasaray Daikin, bugün oynanan ilk maçın rövanşına 8 Nisan 2013, Pazartesi günü Burhan Felek Voleybol Salonu'nda saat 14.30'da çıkacak.
2012 - 2013 Acıbadem Bayanlar Voleybol Ligi - Playofflarının ilk maçını deplasmanda oynayan takımımız sahaya kaptan Leo (14), Sinem (2), Selime (3), Neriman (13), Simona (17), Ezgi (18) ve liberoda Yuko (5) ile çıktı. BJK Bahçeşehir ise Seda, Natali, Gabi, Aslı, Sinem, Rossi ve liberoda Funda'dan oluşan ilk altıyla maça başladı.
Deplasmanda oynanan maça servis karşılama pozisyonunda başladık. Neriman'ın servis turunda farkı dört sayıya çıkardık. Maçın ilk teknik molasına, yine Neriman'ın arkadan hücumuyla 4 - 8 önde girdik. Moladan Sinem'in sayısıyla dönen Galatasaray Daikin karşısında, Beşiktaş farkı bir sayıya indirdi ve ilk molamızı kullandık (8 - 9). Beraberliği yakalayan Beşiktaş karşısında, Ezgi'nin dört numaradan hücumuyla, ikinci teknik molaya da önde girdik (14 - 16). Aslı'nın servis turunda BJK BAÜ beş sayılık seri yakalayarak öne geçti. İkinci molamızı kullandık (19 - 16). Setin son bölümünde izlediğimiz uzun rallide liberomuz Yuko Sano yıldızlaşırken, Neriman'ın arkadan hücumuyla avantaj kazandık (20 - 17). Farkı iki sayıya indirmemizle, Beşiktaş antrenörü Adnan Kıstak ilk mola hakkını kullandı (20 - 18). Sinem'in blok sayısıyla avantajımızı koruduk (20 - 19). Neriman'dan gelen hücumla fark kapandı (21 - 21). Galatasaray Daikin'de oyuna giren Gamze'nin servis turunda öne geçtik; Beşiktaş ikinci molasını da kullandı (22 - 23). Galatasaray Daikin, Gamze'nin servis turunda, Neriman'ın smaç sayısıyla seti 22 - 25 kazanarak, 0 - 1 öne geçti.
İkinci sete Beşiktaş önde başladı (3 - 1). Ancak takımımız farkı hızla kapattı (3 - 3). Beşiktaş, yine Aslı'nın servis turunda öne geçti (7 - 4). Avantaj yakaladıysak da, servis hatasıyla setin ilk teknik molasına 8 - 5 geride girdik. Setin ikinci bölümünde Beşiktaş üstünlüğünü korumaya devam ederken Neriman'ın hücum sayısıyla farkı iki sayıya indirdik (10 - 8). Bulduğu beraberliği (12 - 12), üst üste gelen bloklara rağmen, koruyamayan takımımız ikinci teknik molaya 16 - 12 geride girdi. Beşiktaş'ın seriye devam etmesiyle mola kullandık (18 - 12). Setin son sayılarına doğru farkı beş sayıya çıkaran Beşiktaş karşısında takımımız mücadeleyi bırakmadıysa da seti 25 - 20 kaybetti. Durum 1 - 1 oldu.
Beraberlik serisiyle başlayan üçüncü setin ilk teknik molasına Galatasaray Daikin önde girdi (4 - 8). Teknik molanın ardından gelen keyifli ralliden Beşiktaş BAÜ galip çıksa da, Neriman'ın sayısıyla farkı koruduk (5 - 9). Beş sayılık farkla maça devam eden Galatasaray Daikin karşısında, BJK BAÜ setin ilk mola hakkını kullandı (7 - 12). İkinci setteki performansını telafi eden Galatasaray Daikin, setin ikinci teknik molasına 9 - 16 önde girdi. Kaptan Leo'nun blok sayısıyla farkı 9 sayıya çıkardık (9 - 18). Sahadaki üstlünüğümüzü korumaya devam ettik; Beşiktaş BAÜ ikinci molasını da kullandı (11 - 22). Rakibimizin üst üste üç sayı almasıyla setin ilk mola hakkını kullandık (14 - 22). Galatasaray Daikin Bayan Voleybol Takımı, Neriman'ın blok sayısıyla 14 - 25 seti kazandı.
Dördüncü set yine beraberlik serisiyle başladı (3 - 3). Galatasaray Daikin Simona'nın plasesiyle öne geçti (3 - 4). Takımımız setin birinci teknik molasına 6 - 8 önde girdi. Teknik moladan kaptan Leo'nun bulduğu ace ile döndük ve hemen ardından Sinem'den tekli blok geldi (6 - 10). Beşiktaş'a nefes aldırmayan Galatasaray Daikin, ikinci teknik molaya 8 - 16 önde girdi. Beşiktaş BAÜ farkı kapatmak için mücadele etse de, rakibin oyuna dahil olmasına izin vermedik (12 - 19). Takımımız setin son sayılarında oynanan ralliden galip ayrılarak farkı on sayıya çıkardı (13 - 23). Galatasaray Daikin seti 14 - 25, maçı 1 - 3 kazanarak, Acıbadem Bayanlar Voleybol Ligi Playoff 1. Tur, ilk maçından galip ayrıldı.
Playofflarda kurallar gereği iki maç galibi tur atlayacak. Galatasaray Daikin, bugün oynanan ilk maçın rövanşına 8 Nisan 2013, Pazartesi günü Burhan Felek Voleybol Salonu'nda saat 14.30'da çıkacak.
galatasaray.org
Üçüncüsü de Gitti...
Evet, Gözde Sonsırma, o da kulübü Vakıfbank'ta kaldı. 14 yıldır hizmet ettiği Vakıfbank ile 2 yıllık sözleşme imzaladı. Hayallerimiz, umutlarımız tükenmiş oldu. Seni beklemek bile büyük bir heyecandı...
Tabii ki sözleşmenin detaylarını öğrenmeden yorum yapmak ne kadar doğru bilmiyorum ama eğer parayı veren düdüğü çaldıysa diyecek bir şey yok. Vakıfbank, 2 kupa kazanmış diğerini de büyük ihtimalle namağlup kazanacak. Böyle bir takımın kaptanını koparmak kolay değil bildiğiniz gibi. Ama şubeye yakın kişilerin forumlarda söylediği gibi, Galatasaray'ın Gözde ve Gizem'le ciddi şekilde ilgilenmediği, hatta resmi teklif bile yapmadığı iddiaları doğruysa, gerçekten emeği geçenlere teşekkürler... Gözde'nin transferinde ne yaşandıysa yaşansın, Galatasaray voleybolda Trabzonspor muamelesi görmeye, biz taraftarlar da ızdırabını çekmeye devam ediyoruz. Sözde yapılanma içindeydik, ne güzel yapılanma ki 1 kupa bile veremiyor. Önümüzdeki birkaç yıl da veremeyecekmiş gibi duruyor. Şimdi, her şeyi eksik bir takım, kurulacak yeni bir kadro, kulüplerinde kalan yerliler ve yabancı sınırlaması... Bakalım bu sefer nasıl bir kadro kurulacak. He bu arada, Mehmet Cibara'nın "2 milli takım oyuncusuyla anlaştık" söylemini de unutmuyoruz, eğer her zaman ki gibi sözünü tutmaz ve Galatasaray erkeklerde şampiyon olamadığında görevini bırakmazsa, kendisinden de açıklama bekliyoruz.
Tabii ki sözleşmenin detaylarını öğrenmeden yorum yapmak ne kadar doğru bilmiyorum ama eğer parayı veren düdüğü çaldıysa diyecek bir şey yok. Vakıfbank, 2 kupa kazanmış diğerini de büyük ihtimalle namağlup kazanacak. Böyle bir takımın kaptanını koparmak kolay değil bildiğiniz gibi. Ama şubeye yakın kişilerin forumlarda söylediği gibi, Galatasaray'ın Gözde ve Gizem'le ciddi şekilde ilgilenmediği, hatta resmi teklif bile yapmadığı iddiaları doğruysa, gerçekten emeği geçenlere teşekkürler... Gözde'nin transferinde ne yaşandıysa yaşansın, Galatasaray voleybolda Trabzonspor muamelesi görmeye, biz taraftarlar da ızdırabını çekmeye devam ediyoruz. Sözde yapılanma içindeydik, ne güzel yapılanma ki 1 kupa bile veremiyor. Önümüzdeki birkaç yıl da veremeyecekmiş gibi duruyor. Şimdi, her şeyi eksik bir takım, kurulacak yeni bir kadro, kulüplerinde kalan yerliler ve yabancı sınırlaması... Bakalım bu sefer nasıl bir kadro kurulacak. He bu arada, Mehmet Cibara'nın "2 milli takım oyuncusuyla anlaştık" söylemini de unutmuyoruz, eğer her zaman ki gibi sözünü tutmaz ve Galatasaray erkeklerde şampiyon olamadığında görevini bırakmazsa, kendisinden de açıklama bekliyoruz.
İkisi Gitti Kaldı Bir
Voleybolmagazin'in haberine göre Vakıfbank Gizem Güreşen ve Güldeniz Önal ile sözleşme yeniledi. İkisi de ilgimizin olduğu oyunculardı, özellikle Gizem, takımın libero sorununa ilaç gibi gelirdi. Bundan sonra libero pozisyonuna kimi transfer edeceğiz ya da edecek miyiz gerçekten merak ediyorum. Transfer sezonunun ilk kötü haberi gelmiş oldu böylece. 2'si gitti kaldı biri, en önemlisi... Cimbom'un "Gözde"si ol!
Teledünya Erkekler Türkiye Kupası Maç Programı
29 Mart Cuma
13:30 Arkas Spor - İstanbul BBSK
16:00 Halkbank - Galatasaray
30 Mart Cumartesi
13:30 İstanbul BBSK- Halkbank
16:00 Galatasaray - Arkas Spor
31 Mart Pazar
13:30 Galatasaray - İstanbul BBSK
16:00 Arkas Spor - Halkbank
Mucize Kadın Calderon
Galatasaray Daikin Kadın Voleybol takımının başarılı smaçörü Rosir Calderon Amk Spor'a özel bir röportaj verdi.
"Rosir Calderon… Başarılarla dolu bir kariyer ve onun dışında iyi bir anne. Fidel Castro’nun ‘Çiçeklerim’ dediği Küba voleybolunun en iyi isimlerinden biri… Voleybol hayallerinin peşine takılıp 10 aylık oğlu Felipe’yi Küba’da bırakan Calderon tam 19 ay minik bebeğini görmemiş. 2 sene voleyboldan uzak kalmış ve bu dönemde tam 101 kiloya çıkmış. Rosir’in dünyası 1 saniye tutamadığımız oğlu Felipe ve voleybol… İşte Nautilus Play Planet’te buluştuğumuz Calderon’un ‘film’ gibi hikayesi…
Öncelikle Şampiyonlar Ligi performansınız…
“Şampiyonlar Ligi’nde iyi performans ortaya koyduğumuzu düşünüyorum. Final-four’da belki 4. olduk ama iyi mücadele ettik. Ligde de F.Bahçe maçını kazanıp Şampiyonlar Ligi’ni büyük ölçüde garantiledik.”
En iyi smaçör seçildin. Yanında podyumda iki Türk vardı. Sence bizim yerliler nasıl?
“Türk oyuncular çok başarılı. Milli Takım çok başarılı. Naz tartışmasız ülkenin en iyi pasörü. Gizem de sonuna kadar hak ettiği ödülü aldı. Yerlilerin başarısının altında yatan neden voleybolu kalpten oynamalarından kaynaklanıyor.
Bir twit dikkatimi çekmişti; Futbolda Drogba neyse voleybolda Calderon o…
“Tabii ki bu iltifatlar çok gurur verici ama ben kendimin o kadar büyük bir oyuncu olduğunu düşünmüyorum. Bu benzetmeler beni utandırıyor, biraz da rahatsız ediyor.”
Fidel Castro Küba için, Atatürk de bizim için önemli liderler…
“Sizin için Atatürk neyse Castro bizim için O’dur… Onun sayesinde halkımız zor durumlarda nasıl ayakta kalması gerektiğini öğrendi. Tanıştığım Türkler de onun çok önemli bir şahsiyet olduğunu söyledi. İkisi de çok önemli lider ve yaptıkları örtüşüyor.”
Hem başarılı sporcu olmak hem de annelik…
“Anne olmaktan gurur duyuyorum. İkisini birlikte yaşamak özel bir duygu. Bir sporcunun sorumluluğu antrenörün verdiği hedef doğrultusunda ilerlemek. Bir annenin sorumluluğu ise kendi bildiklerini çocuğuna öğretmek. Bu iki duyguyu yaşadığım için şükrediyorum.”
Oğlunla neden ayrı kaldın. Çok zor oldu mu?
“Voleybol oynayabilmem adına bunu yapmaya mecburdum. Küba’dan ayrılıp daha sonra Felipe’yi yanıma alacaktım. Ancak evrakların tamamlanması 1 sene sürdü. Oğlum henüz 10 aylıktı. Hayatımın en zor zamanıydı. Çok küçüktü. Telefonla konuşamıyordu. Sürekli aklım ondaydı. Bile bile çocuğunuzdan ayrılmak çok zor.”
Hayatının en önemli sahnesi kavuştuğunuz an olmalı…
“Kesinlikle… Zor bir görevdi. Şoka girmemesi için duygularımı göstermemem gerekiyordu. Sanki en son 1 hafta önce görmüş gibi davranmalıydım. O gün çok gerildim. Zor bir gündü ama çok mutlu bitti. O anı kazandığım hiçbir şampiyonluğa değişmem.”
Neden kimse başarmanı beklemiyordu?
“Hamile kalıp Küba’yı terk edince çok kilo aldım. 72 kilodan 101 kiloya çıktım. Herkes benim asla eski Calderon gibi olamayacağımı düşündü. Ama ben herkesi yanılttım. Belki de eskisinden daha iyi oldum. Çok kilo verdim, 74 kiloyum şu anda.
Galatasaray’ın Şampiyonlar Ligi başarısını takip ediyor musun?
"Futbolla çok alakam yok ama G.Saray’ın Real Madrid’le oynayacağını biliyorum. Çünkü geçen markete gittiğimde üzerimde G.Saray formasını görünce Real Madrid maçı üzerine konuştuk. İstanbul’daki maça gitmek istiyorum.”
Son olarak taraftarlar…
“Onları çok seviyorum. Kaybetsek de bizi tribüne çağırıp destekliyorlar. Her maçı adeta bizimle birlikte oynuyorlar. Rakibe karşı sahada böylece çok kalabalık oluyoruz.”
Deniz Eke / AmkSpor
"Rosir Calderon… Başarılarla dolu bir kariyer ve onun dışında iyi bir anne. Fidel Castro’nun ‘Çiçeklerim’ dediği Küba voleybolunun en iyi isimlerinden biri… Voleybol hayallerinin peşine takılıp 10 aylık oğlu Felipe’yi Küba’da bırakan Calderon tam 19 ay minik bebeğini görmemiş. 2 sene voleyboldan uzak kalmış ve bu dönemde tam 101 kiloya çıkmış. Rosir’in dünyası 1 saniye tutamadığımız oğlu Felipe ve voleybol… İşte Nautilus Play Planet’te buluştuğumuz Calderon’un ‘film’ gibi hikayesi…
Öncelikle Şampiyonlar Ligi performansınız…
“Şampiyonlar Ligi’nde iyi performans ortaya koyduğumuzu düşünüyorum. Final-four’da belki 4. olduk ama iyi mücadele ettik. Ligde de F.Bahçe maçını kazanıp Şampiyonlar Ligi’ni büyük ölçüde garantiledik.”
En iyi smaçör seçildin. Yanında podyumda iki Türk vardı. Sence bizim yerliler nasıl?
“Türk oyuncular çok başarılı. Milli Takım çok başarılı. Naz tartışmasız ülkenin en iyi pasörü. Gizem de sonuna kadar hak ettiği ödülü aldı. Yerlilerin başarısının altında yatan neden voleybolu kalpten oynamalarından kaynaklanıyor.
Bir twit dikkatimi çekmişti; Futbolda Drogba neyse voleybolda Calderon o…
“Tabii ki bu iltifatlar çok gurur verici ama ben kendimin o kadar büyük bir oyuncu olduğunu düşünmüyorum. Bu benzetmeler beni utandırıyor, biraz da rahatsız ediyor.”
Fidel Castro Küba için, Atatürk de bizim için önemli liderler…
“Sizin için Atatürk neyse Castro bizim için O’dur… Onun sayesinde halkımız zor durumlarda nasıl ayakta kalması gerektiğini öğrendi. Tanıştığım Türkler de onun çok önemli bir şahsiyet olduğunu söyledi. İkisi de çok önemli lider ve yaptıkları örtüşüyor.”
Hem başarılı sporcu olmak hem de annelik…
“Anne olmaktan gurur duyuyorum. İkisini birlikte yaşamak özel bir duygu. Bir sporcunun sorumluluğu antrenörün verdiği hedef doğrultusunda ilerlemek. Bir annenin sorumluluğu ise kendi bildiklerini çocuğuna öğretmek. Bu iki duyguyu yaşadığım için şükrediyorum.”
Oğlunla neden ayrı kaldın. Çok zor oldu mu?
“Voleybol oynayabilmem adına bunu yapmaya mecburdum. Küba’dan ayrılıp daha sonra Felipe’yi yanıma alacaktım. Ancak evrakların tamamlanması 1 sene sürdü. Oğlum henüz 10 aylıktı. Hayatımın en zor zamanıydı. Çok küçüktü. Telefonla konuşamıyordu. Sürekli aklım ondaydı. Bile bile çocuğunuzdan ayrılmak çok zor.”
Hayatının en önemli sahnesi kavuştuğunuz an olmalı…
“Kesinlikle… Zor bir görevdi. Şoka girmemesi için duygularımı göstermemem gerekiyordu. Sanki en son 1 hafta önce görmüş gibi davranmalıydım. O gün çok gerildim. Zor bir gündü ama çok mutlu bitti. O anı kazandığım hiçbir şampiyonluğa değişmem.”
Neden kimse başarmanı beklemiyordu?
“Hamile kalıp Küba’yı terk edince çok kilo aldım. 72 kilodan 101 kiloya çıktım. Herkes benim asla eski Calderon gibi olamayacağımı düşündü. Ama ben herkesi yanılttım. Belki de eskisinden daha iyi oldum. Çok kilo verdim, 74 kiloyum şu anda.
Galatasaray’ın Şampiyonlar Ligi başarısını takip ediyor musun?
"Futbolla çok alakam yok ama G.Saray’ın Real Madrid’le oynayacağını biliyorum. Çünkü geçen markete gittiğimde üzerimde G.Saray formasını görünce Real Madrid maçı üzerine konuştuk. İstanbul’daki maça gitmek istiyorum.”
Son olarak taraftarlar…
“Onları çok seviyorum. Kaybetsek de bizi tribüne çağırıp destekliyorlar. Her maçı adeta bizimle birlikte oynuyorlar. Rakibe karşı sahada böylece çok kalabalık oluyoruz.”
Deniz Eke / AmkSpor
Her Şey Çok Güzel Olacak...
Dün yazmadım, yazamadım. Bugün oturdum, başladım yazmaya ama vazgeçtim sonra maçı anlatmaktan, istatistiklerden, sayılardan... Dün gece sayılardan fazlası vardı çünkü. Galatasaray Daikin, Fenerbahçe'yle bu sezon 3. kez karşı karşıya geldi ve 3. maçından da galibiyetle ayrıldı. Çok iyi bir oyun oynamadık, ama Leo, Rosir ve Neriman sakat, moraller bozuk... Malum, F4 performansı ve hemen ardından Beşiktaş mağlubiyeti... Ancak Fenerbahçe'ye karşı müthiş bir mücadele örneği gösterdi takım. İlk seti 25-23 kazanarak 1-0 öne geçtik. Ancak sonraki iki seti verdik, maçı zora soktuk. Adeta adamın içine oturan, "yazık oldu" denilen setlerdi. Dördüncü setteyse oyuna ağırlığını koyan, daha da önemlisi sahaya "karakter" koyan bir Galatasaray Daikin vardı. Taraftarının da desteğini alan kızlar dördüncü seti 25-20 kazandı. Dördüncü sette Burhan Felek'te olanlar, atmosfer, "maç bizim" dedirtiyordu. Nitekim öyle de oldu. Vites düşürmeyen Galatasaray Daikin set sonunda farkı açtı, güle oynaya kazandı maçı. 3-2'lik galibiyet ligde üçüncülüğün, önümüzdeki sezon Şampiyonlar Ligi'nin, yolunu gözlediğimiz transferlerin habercisiydi dün gece. Önümüzdeki sene Şampiyonlar Ligi'nde, bam! bam! bam! diyerek... Her şey çok güzel olacak...
Doymadık, doyamadık...

Galatasaray Daikin gülsün, dünya gülsün!
Galatasaray Spor Kulübü'nden Açıklama
Son günlerde bazı voleybol internet sitelerinde Galatasaray Daikin
Voleybol Takımı'na ilişkin bir dizi spekülatif dedikodu, "haber" kisvesi
altında yayınlanmaktadır.
"Rosir Calderon Diaz Gelecek Sezon Olmayacak", "Gioli ile Yollar Ayrılıyor" vb. "çarpıcı" başlıklarla süslenerek yayınlanan bu "haberlerin" tümü tamamen asılsızdır.
Bu tip spekülasyonların, Galatasaray Daikin'in ligde oynayacağı önemli karşılaşmalar öncesinde başlatılması manidar ancak bizler için şaşırtıcı değildir.
Taraftarlarımızın ve kamuoyunun bir tip spekülasyonlara prim vermemesini rica ederiz.
Galatasaray Spor Kulübü
"Rosir Calderon Diaz Gelecek Sezon Olmayacak", "Gioli ile Yollar Ayrılıyor" vb. "çarpıcı" başlıklarla süslenerek yayınlanan bu "haberlerin" tümü tamamen asılsızdır.
Bu tip spekülasyonların, Galatasaray Daikin'in ligde oynayacağı önemli karşılaşmalar öncesinde başlatılması manidar ancak bizler için şaşırtıcı değildir.
Taraftarlarımızın ve kamuoyunun bir tip spekülasyonlara prim vermemesini rica ederiz.
Galatasaray Spor Kulübü
galatasaray.org
CEV Kadınlar Şampiyonlar Ligi F4 #2
GALATASARAY DAIKIN – YAMAMAY BUSTO ÜÇÜNCÜLÜK KARŞILAŞMASI (10 MART)
Turnuva beklendiği gibi olmuş, hiçbir sürpriz gerçekleşmemişti. Güçleri denk sayılabilecek Galatasaray ve Yamamay Busto 3.’lük maçına çıkacaktı. Bana göre Galatasaray mutlak favoriydi. Karşısında yorgun bir Yamamay arkasında da 4000 kişilik bir taraftar vardı.
Takımımız ilk set ilk teknik molaya 8-6 geride girdi. İkinci molada rakibini yakalayıp 4 sayılık bir fark sağladı (16-12). Fakat oyundan düşme hastalığı gene baş gösterdi ve setin sonunu getiremeyerek ilk seti 25-21 kaybetti. 2. sette ise tamamen oyundan düşmüş, ruhsuz bir Galatasaray vardı. Neriman takımını ateşlemeye çalışsa da pek bir başarı gösteremedi. Sorumluluk almasını beklediğimiz Calderon’da ortalarda yoktu ve bu sette 25-15 gibi farklı bir skorla son buldu.
3. sette Galatasaray sirkelendi ve ev sahibi olduğu turnuvadan 4. ayrılmak üzere olduğunun farkına vardı. Calderon’un oyuna dönüşüyle sete asılan aslanlar başından beri başa baş giden seti 25-23 ile aldılar. Barbollini, ilk 3 sette hiçbir varlık gösteremeyen Molnar’ın yerine 4. Sette Selime’yi tercih etti. Selime, Calderon, Gioli ve Neriman’la sayılar bulan takımımız taraftarın da heyecanını ve desteğini arkasına alarak 4. seti 25-22 alarak maçı final setine taşıdı. Setin sonuna doğru sakatlanan Lo Bianco’nun yerine 2. pasörümüz Gamze oyuna dahil oldu. Tie break setinde de herşey yolunda gidiyordu. 7-5’deyken aldığımız servis sayısıyla farkı 3 sayıya çıkardık diye sevinirken Yamamay cephesinden gelen top dışardaydı itirazı üzerine ilk kez burada kullanılan “Super Slow Motion” kameralarla görüntüyü inceleyen hakemler topun dışarda olduğu kararına varıp sayıyı Yamamay’a verince durum bir anda 7-6’ya geldi ve maçın kırılma anı oldu. Bu noktadan sonra oyundan düşen takımımız seti 15-11, maçı 3-2 kaybetti ve Final Four’u 4. ve son sırada tamamladı.
Şunu söylemekte bir sakınca duymuyorum, Yamamay maçı ve 3.’lüğü sonuna kadar haketti. Hem taraftarıyla hem egosuz voleybolcularıyla bu sporu bir kez daha bize sevdirdiler. Takım olmanın, uyumun ve inancın güzel bir örneği olan Yamamay Busto takımını canı gönülden tebrik ediyorum.
Bizde ise görünen tablo şu oldu: Ruhsuz bir hoca ve ruhsuz voleybolcular. Calderon her ne kadar 30 sayı üretmiş olsa da turnuvayı benim beklentimin altında tamamladı. Neriman’ın ve Lo Bianco’nun hırsını ve kazanma arzusunu diğer oyuncularda görmediğimi söylemeliyim. Ayrıca Molnar diye tutturan Barbollini’yi anlamakta cidden zorlanıyorum. Son iki set yerine giren Selime tam 7 sayı üretti! Molnar 3 sette SIFIR sayı üretti. Çok yazık!
Bana göre bu sene ki Vakıfbank bu performansıyla gelmiş geçmiş en iyi bayan voleybol takımı oldu. Yenilmezlik serisini 37 maça çıkardı. Sezon başında transfer edilen milli pasör Naz Aydemir tam da ondan beklendiği gibi takımını şiir gibi oynattı. Özellikle final maçı performansı büyüleyiciydi. Onun bu başarısında en büyük pay sahipleri ise ele teslim manşetleriyle uçan libero Gizem ve takım kaptanı Gözde oldu. Brakocevic Avrupa ġampiyonosu ile kazandığı MVP ile yıldızını parlatmış, Olimpiyat performansıyla da akıllarda soru iiaretleri bırakmştı. Vakıfbank’ta Giovanni’nin ellerinde resmen yeniden doğdu ve bu turnuvada da MVP oldu. Ortadan hücumları zenginleştiren Naz, Fürst ve Bahar’ı maksimum seviyede oynattı. Bütün bunların yanında birde efsane Glinka vardı ki… Takımına katkısı ve tecrübesi tartışılmaz bir oyuncu. Umarım onu birkaç yıl daha izleyebiliriz.
En skorer oyuncu:
GÖZE TAKILAN OLUMSUZLUKLAR!
Yazımı Vakıfbank’ın hocası Giovanni Guidetti ve kaptanı Gözde’nin verdiği röportajla bitirmek istiyorum… (Kaynak: NTV Spor)
Sadece voleybolda değil diğer takım sporlarında Türk kulüpleri Vakıfbank'ın hangi özelliğini örnek almalı?
Guidetti: "Vakıfbank, Türk oyunculara inandı ve çok çalıştı. Türkiye'deki diğer takımlardan farkımız bu. Kaptan Gözde, 14 yıldır bu takımda oynuyor. Bahar, 5 yıl önce oynamıyordu ve kenarda oturuyordu. Şimdi hem bizde hem de milli takımda oynuyor. Liberomuz altyapıdan geldi. Gizem, Avrupa'nın en iyi liberosu seçildi. Bizim yaptığımız en önemli şey Türk oyunculara inanmak oldu. Yabancı pasör de alabilirdik. Ama Türk pasör almayı tercih ettik. Bunun üzerine kurduk. Brakocevic gibi oyuncuları getirirsiniz, ama önemli olan bu yapının içine gelmesidir. Bu şekilde başarı olur. Önemli olan Türk oyunculara yatırım yapmak ve onlara inanmak. Bizim diğer takımlardan en büyük farkımız bu. Yabancı oyuncularımız da aynı zamanda çok iyi. Onlara haksızlık etmek istemiyorum. Dünyanın en iyi oyuncuları iyi bir Türk takımının içine gelmezse hiçbir şey olmaz. Glinka, Brakocevic ve diğerleri dünyanın en iyi oyuncuları. Ama Türk kadromuz yeterli olmasaydı bu başarılar gelmezdi"
Bizde ise görünen tablo şu oldu: Ruhsuz bir hoca ve ruhsuz voleybolcular. Calderon her ne kadar 30 sayı üretmiş olsa da turnuvayı benim beklentimin altında tamamladı. Neriman’ın ve Lo Bianco’nun hırsını ve kazanma arzusunu diğer oyuncularda görmediğimi söylemeliyim. Ayrıca Molnar diye tutturan Barbollini’yi anlamakta cidden zorlanıyorum. Son iki set yerine giren Selime tam 7 sayı üretti! Molnar 3 sette SIFIR sayı üretti. Çok yazık!
Sen ağlama, dayanamam...
Maçın En’leri:
En skorer oyuncu:
- Rosir CALDERON DIAZ 30 sayı (Galatasaray)
- Maren BRINKER 19 sayı (Yamamay Busto)
- Margareta Anna KOZUCH 17 sayı (Yamamay Busto)
- Simona GIOLI 17 sayı (Galatasaray)
- Neriman ÖZSOY 17 sayı (Galatasaray)
En iyi smaçör:
- Rosir CALDERON DIAZ 27 sayı (Galatasaray)
- Neriman ÖZSOY 16 sayı (Galatasaray)
- Simona GIOLI 13 sayı (Galatasaray)
- Christina BAUER 13 sayı (Yamamay Busto)
- Margareta Anna KOZUCH 13 sayı (Yamamay Busto)
En iyi servis atan oyuncu:
- Maren BRINKER 4 ace (Yamamay Busto)
- Margareta Anna KOZUCH 3 ace (Yamamay Busto)
- Valentina ARRIGHETTI 2 ace (Yamamay Busto)
- Eleonora LO BIANCO 2 ace (Galatasaray)
- Selime ĠLYASOĞLU 1 ace (Galatasaray)
En iyi manşet alan oyuncu:
- Yuko SANO % 47 (Galatasaray)
- Giulia LEONARDI % 37 (Yamamay Busto)
- Francesca MARCON % 33 (Yamamay Busto)
- Neriman ÖZSOY % 19 (Galatasaray)
- Brizitka MOLNAR % 17 (Galatasaray)
En iyi blok yapan oyuncu:
- Simona GIOLI 4 blok (Galatasaray)
- Maren BRINKER 3 blok (Yamamay Busto)
- Rosir CALDERON DIAZ 2 blok (Galatasaray)
- Selime ĠLYASOĞLU 2 blok (Galatasaray)
- Valentina ARRIGHETTI 2 blok (Yamamay Busto)
Detaylı istatistikler için:
http://www.cev.lu/Competition-Area/MatchStatistics.aspx?ID=24780
http://www.cev.lu/Competition-Area/MatchStatistics.aspx?ID=24780
VAKIFBANK – RABİTA BAKÜ FİNAL KARŞILAŞMASI (10 MART)
Ve beklenen final tam da beklendiği gibi Vakıfbank ve Azeri Rabita Bakü karşısında gerçekleşecekti. Ben sezon başında bütün takımların hazırlık maçlarını izlemiş ve Vakıfbank’ı kimsenin yenemeyeceğini söylemiştim. Nitekim dediğim gibi Vakıfbank rekorları yıkıp geçiyor. Buna rağmen yenilgisiz gelen Rabita Bakü’ye Azeriler çok fazla güveniyordu (Rabita yenilgisiz geldiyse tek sebebi Türk takımlarıyla karşılaşmamış olması). Ben kesinlikle bu takıma ufacık bir şans bile tanımıyordum. Keza Vakıfbank inanılmaz, şiir gibi bir oyunla bu maçtan da 3-0 ayrılarak Final Four’da tek set bile vermeden kupayı 2. kez hiç yenilgi almadan kazandı (Yenilgisiz bu kupayı alan ilk takım gene 2011’de Vakıfbank’tı).
Bizim 3.’lük maçından sonra 2011 yılını hatırlayan herkes Galatasaray seyircisinin tutumunu merakla bekliyordu. Acaba gidecekler miydi? Yoksa kalıp Fenerbahçe taraftarının yaptığı gibi Rabita’yı mı destekleyeceklerdi? Galatasaray seyircisi burada da farkını ortaya koydu ve kimi Vakıfbank t-shirtleri giyerek kimi ise üzerinde Galatasaray formasıyla dün bizi yenerek kupadan iten Vakıfbank’ı canı gönülden destekledi. Bu centilmen ve onurlu taraftara kupanın Türkiye’de kalması için gösterdikleri destek için bir kez de bir voleybol sever olarak ben teşekkür etmek istiyorum.
6000 seyircinin önünde oynanan ve seyircinin tamamının desteğini alan (Bunun içinde Galatasaray ve Yamamay taraftarları da vardı) Vakıfbank ilk sete fırtına gibi başladı. 1. teknik molaya 8-4, 2. teknik molaya ise 16-10’luk skorlarla girdi. Seti ise, ben Avrupa’nın en iyisiyim diye haykırırcasına 25-17 kazandı. İkinci sette ilk molaya 8-6 geride giren Vakıfbank hemen toparlanıp ikinci teknik molada 16-14 öne geçti ve seti de 25-20 kazandı. 3. sette biraz kıpırdanır gibi olan Rabita ilk teknik molada 8-6, ikinci teknik molada ise 16-14 öndeydi. Hemen teknik moladan sonra rakibini yakalayıp geçen Vakıfbank seti (25-23) ve maçı gene 2011’de olduğu gibi kaptanı Gözde Sonsırma’nın sayısıyla alıp 2013 ġampiyonlar Ligi Şampiyonu oldu.
Maçın En’leri:
- Jovana BRAKOCEVIC 14 sayı (Vakıfbank)
- Madelaynne MONTANO 13 sayı (Rabita Bakü)
- Malgorzata GLINKA MOGENTALE 12 sayı (Vakıfbank)
- Christiane FÜRST 11 sayı (Vakıfbank)
- Gözde KIRDAR SONSIRMA 10 sayı (Vakıfbank)
En iyi smaçör:
- Jovana BRAKOCEVIC 13 sayı (Vakıfbank)
- Malgorzata GLINKA MOGENTALE 11 sayı (Vakıfbank)
- Madelaynne MONTANO 11 sayı (Rabita Bakü)
- Gözde KIRDAR SONSIRMA 10 sayı (Vakıfbank)
- Christiane FÜRST 10 sayı (Vakıfbank)
En iyi servis atan oyuncu:
- Aurea CRUZ 2 ace (Rabita Bakü)
- Melis GÜRKAYNAK 1 ace (Vakıfbank)
- Katarzyna SKORUPA 1 ace (Rabita Bakü)
- Madelaynne MONTANO 1 ace (Rabita Bakü)
En iyi manşet alan oyuncu:
- Aurea CRUZ % 41 (Rabita Bakü)
- Brenda CASTILLO % 35 (Rabita Bakü)
- Gizem GÜREŞEN % 21 (Vakıfbank)
En iyi blok yapan oyuncu:Naz AYDEMĠR 2 blok (Vakıfbank)
- Naz AYDEMİR 2 blok (Vakıfbank)
- Aurea CRUZ 2 blok (Rabita Bakü)
- Natasa KRSMANOVIC 2 blok (Rabita Bakü)
- Madelaynne MONTANO 1 blok (Rabita Bakü)
- Katarzyna SKORUPA 1 blok (Rabita Bakü)
Detaylı istatistikler için:
http://www.cev.lu/Competition-Area/MatchStatistics.aspx?ID=24781
ŞAMPİYON!
DÖRTLÜ FİNALİN EN İYİLERİ
En İyi Smaçör: Rosir CALDERON DIAZ (Galatasaray Daikin)
En İyi Blok Yapan Oyuncu: Natasa KRSMANOVIC (Rabita Bakü)
En İyi Servis Atan Oyuncu: Maren BRINKER (Yamamay Busto)
En İyi Libero: Gizem GÜREŞEN (Vakıfbank)
En İyi Manşet Alan: Yuko SANO (Galatasaray Daikin)
En İyi Pasör: Naz AYDEMİR (Vakıfbank)
En Skorer Oyuncu: Madelaynne MONTANO (Rabite Bakü)
En Değerli Oyuncu (MVP): Jovana BRAKOCEVIC (Vakıfbank)
Bu upuzun yazımın sonunda ise benim enlerimden, beğendiklerimden ve gözüme takılanlardan bahsetmek istiyorum…
ALKIŞ…
- Mükemmel bir organizasyona imza atan GALATASARAY SPOR KULÜBÜ’ne…
- Sponsorlar DAIKIN, CHAMPION, GERFLOR, MIKASA ve ACIBADEM’e…
- Slow motion kameralarla maçları enfes bir şekilde bütün dünyaya sunan ve voleybola en büyük desteği veren NTV SPOR’a…
- GALATASARAY TARAFTARI’nın centilmence tavrına, turnuvada büyük bir hayal kırıklığı yaayan ve yaşatan Galatasaray’a ve tarih yazan Vakıfbank’a verdiği desteğe…
- Galatasaray’a 3.lük maçında destek vermek için yerlerini alıp hop oturup hop kalkan VAKIFBANKLI OYUNCULARIN AİLELERİ’ne…
- YAMAMAY BUSTO’nun susmak bilmeyen ve Vakıf-Rabita final maçında Vakıf forması giyip Türk Bayrağı sallayan TARAFTARLARI’na…
- YAMAMAY BUSTO OYUNCULARININ taraftarlarıyla olan dialoğuna, egosuz ve kimseyi kırmayan tavırlarına…
- 2013 Şampiyonlar Ligi ġampiyonu olan VAKIFBANK SPOR KULÜBÜ’ne…
- Böyle efsane bir takımı yaratan, her oyuncusundan maksimum fayda sağlayan, adeta oyunu yaşayan Vakıfbank’ın hocası GIOVANNI GUIDETTI’ye…
- 3.lük maçının sonunda verdiği röportajda cesur yüreklilikle Vakıfbank’ın kupayı almasını ve kupanın bir kez daha Türkiye’de kalmasını dileyen oyuncumuz ÖZGENUR YURTAGÜLEN’e…
- Galatasaray seyircisine teşekkürlerini her fırsatta dile getiren Vakıfbanklı oyuncular GÖZDE SONSIRMA, GÜLDENĠZ ÖNAL, GĠZEM GÜREŞEN, NAZ AYDEMİR ve POLEN USLUPEHLİVAN’a…
- Takımımızı yalnız bırakmayan futbol takımı teknik direktörümüz FATiH TERİM’e…
GÖZE TAKILAN OLUMSUZLUKLAR!
- GALATASARAY’IN PERFORMANSI!
- GÖZDE SONSIRMA’ya verilmeyen MVP ödülü!
- Maç içinde ve öncesinde ki MODERATÖR’ün felaket sunumu!
- Bilgi amaçlı dağıtılan broşürlerdeki YANLIŞ BİLGİLER!
- 9 Mart maçlarına gelip, 10 Mart 3.lük maçına gelmeyen başta kendini "Ultras" sanan ULTRASLAN denilen oluşum olmak üzere 2000 kişilik taraftar gurubu!
- Yamamay Busto taraftarlarına laf atan BİR AVUÇ GALATASARAY TARAFTARI!
- Galatasaray’ın insanı salonlardan soğutan GÜVENLĠK ANLAYIŞI!!!
- VOLEYBOLCULARIMIZIN SEYİRCİDEN, TARAFTARDAN KOPUK HALİ, ARKALARINI DÖNÜP GİTMELERİ!!
Yazımı Vakıfbank’ın hocası Giovanni Guidetti ve kaptanı Gözde’nin verdiği röportajla bitirmek istiyorum… (Kaynak: NTV Spor)
Sadece voleybolda değil diğer takım sporlarında Türk kulüpleri Vakıfbank'ın hangi özelliğini örnek almalı?
Guidetti: "Vakıfbank, Türk oyunculara inandı ve çok çalıştı. Türkiye'deki diğer takımlardan farkımız bu. Kaptan Gözde, 14 yıldır bu takımda oynuyor. Bahar, 5 yıl önce oynamıyordu ve kenarda oturuyordu. Şimdi hem bizde hem de milli takımda oynuyor. Liberomuz altyapıdan geldi. Gizem, Avrupa'nın en iyi liberosu seçildi. Bizim yaptığımız en önemli şey Türk oyunculara inanmak oldu. Yabancı pasör de alabilirdik. Ama Türk pasör almayı tercih ettik. Bunun üzerine kurduk. Brakocevic gibi oyuncuları getirirsiniz, ama önemli olan bu yapının içine gelmesidir. Bu şekilde başarı olur. Önemli olan Türk oyunculara yatırım yapmak ve onlara inanmak. Bizim diğer takımlardan en büyük farkımız bu. Yabancı oyuncularımız da aynı zamanda çok iyi. Onlara haksızlık etmek istemiyorum. Dünyanın en iyi oyuncuları iyi bir Türk takımının içine gelmezse hiçbir şey olmaz. Glinka, Brakocevic ve diğerleri dünyanın en iyi oyuncuları. Ama Türk kadromuz yeterli olmasaydı bu başarılar gelmezdi"
Vakıfbank’ın başarısının sırrı?
Gözde: ''Temelimiz sağlam. Başarı, yönetimimizin bizi desteklemesinden ve antrenörümüzün arkamızda durmasından kaynaklanıyor. Gerçek bir aileyiz. Kulübümüzde en alt çalışanımızdan en üst çalışana kadar herkes birbirine kenetli. Madalyayı hep birlikte kutlayabilecek yakınlığa sahip insanlar. Ben kulüpte çalışan Sabri Dayı'yı ailemden daha fazla görüyorum. Uzun zamandır tanıyorum. 13 senedir kulüpteyim ve kendisine 'Sabri Dayı' diyorum. Başarımız 'Sabri Dayı' diyebilmekten kaynaklanıyor. Başarının en büyük nedeni bu.''
''Futbolda belki aranan başarılar zaman zaman geliyor, ama lig başlıyor ve 3 hafta sonra antrenörler, oyuncular değişiyor. 2008'de antrenörümüz Guidetti çok başarısızdı. Ama kulüp arkasında durdu. Başarı, sabır ve güven işi. Biz bu sistemi yakaladık. Voleybolda başarının nedeni bu. Takımda oyuncular çok değişmiyor. Diğer spor dallarında da istikrar sağlanmalı. Arayışlardan çok eldeki yapı güçlendirilmeli.''
Elif Sekman / Galatasaray Voleybol Şubesi
CEV Kadınlar Şampiyonlar Ligi F4 #1
Uzun zamandır yazamıyorduk bloga. F4 bittikten sonra bir şeyler karalamak şart olmuştu tabii. Geç oldu, güç de oldu ama oldu sonunda. Aradan 1 hafta da geçse İstanbul'dan F4 geçti...
CEV ŞAMPİYONLAR LİGİ FINAL FOUR’UN ARDINDAN…
Yazıma öncelikle bize unutulmaz ve voleybolla dopdolu 2 gün yaşatan sponsorlara teşekkür ederek başlamak istiyorum. Adlarını buraya kocaman puntolarla yazıyorum! İyi ki varlar, iyi ki voleybolu ve Galatasaray’ı destekliyorlar ve iyi ki bu Final Four’u İstanbul’a getirdiler.
TEŞEKKÜRLER DAIKIN…
TEŞEKKÜRLER CHAMPİON...
İlk Gün
Şimdi gelelim turnuvaya. Şunu söylemeliyim ki hayatımın en keyifli spor organizasyonlarından biriydi. Aylardır sabırsızlıkla beklediğim, biletimi çıkar çıkmaz aldığım Final Four organizasyonu, birkaç hayal kırıklığı hariç oldukça heyecanlı ve unutulmaz anlarla dolu bir şekilde bitti. Üzerinden bugün tam 1 hafta geçmesine rağmen ne atmosfer ne de maçlar aklımdan çıkmıyor ve uzunca bir süre çıkmayacak gibi duruyor…
9 Mart Cumartesi sabahı artık heyecandan mı bilinmez 08:00’de uyandım. İlk maç Rabita Bakü – Unendo Yamamay Busto Arsizio maçıydı. Biri her ne kadar içinde hiç Azeri olmasa da Azeri takımı, diğeri de benim Avrupa’da en çok sevdiğim ve biz Galatasaray seyircisinin yakından tanıdığı Yamamay Busto’ydu. Kaçırmak olmazdı. Erkenden salona gittim. Öyle ki daha kapılar bile açılmamıştı. Dışarısı hiç ummadığım şekilde kalabalıktı. Bir sürü Yamamay ve Rabita Bakü taraftarı vardı. Ayrıca Galatasaraylı voleybolseverler de ordaydı. Sırf bu görüntü bile keyfimi arttırmaya yetti de arttı bile…
9 Mart Cumartesi sabahı artık heyecandan mı bilinmez 08:00’de uyandım. İlk maç Rabita Bakü – Unendo Yamamay Busto Arsizio maçıydı. Biri her ne kadar içinde hiç Azeri olmasa da Azeri takımı, diğeri de benim Avrupa’da en çok sevdiğim ve biz Galatasaray seyircisinin yakından tanıdığı Yamamay Busto’ydu. Kaçırmak olmazdı. Erkenden salona gittim. Öyle ki daha kapılar bile açılmamıştı. Dışarısı hiç ummadığım şekilde kalabalıktı. Bir sürü Yamamay ve Rabita Bakü taraftarı vardı. Ayrıca Galatasaraylı voleybolseverler de ordaydı. Sırf bu görüntü bile keyfimi arttırmaya yetti de arttı bile…
Salona girer girmez ise ışıklandırmaya hayran kaldım. Burhan Felek hiç alıştığım gibi gözükmüyordu… Hemen yerime geçtim ve ilk yarı final maçını beklemeye başladım (Bu arada futbol veya basketboldaki gibi yerler keskin sınırlarla belirlenmemiş. Bir süre sonra istediğim yerde izlemeye başladım maçları.100 Liralık yerlerde :)).
RABİTA BAKÜ – YAMAMAY BUSTO YARI FİNAL KARŞILAŞMASI (9 MART)
Maç başlamadan önce kimi tutacağımı şaşırmış bir haldeydim. Bir tarafta en sevdiğim oyunculardan Angelina Grün’ü barındıran yenilgisiz ve Azeri takımı Rabita Bakü, diğer tarafta ise kadrosunda en sevdiğim libero Giulia Leonardi başta olmak üzere bir dolu sevdiğim oyuncuyu barındıran ve seyircisine hayran olduğum Yamamay Busto. Neticede güzel voleybolu desteklemeye karar verdim (Ama nedense alkışlarım biraz Yamamay’a torpil geçti.)
Maç başlar başlamaz maçın favorisi Rabita Bakü fırtına gibi esmeye başladı. Aramızda maçların çoğu 3-0 bitecek galiba diye konuşmaya başladık. İlk set inanılmaz şekilde kısa sürdü, 25-14. İkinci sette de durum pek farklı olmadı, 25-16. Yamamay’ın Amerikalı pasörü Carli Llyod yeni sakatlıktan çıkmıştı. Sanırım bu yüzden de ilk 2 set oynamadı. Bence Yamamay’ın bu kadar pasif kalmasının en büyük nedeni de topları smaçörlerine güzel dağıtamayan, smaçörlerinin bloklara takılmasına neden olan 2. pasörü Valeria Caracuta’ydı. 3. sette sanırım herşeyi riske edip Llyod’u oyuna soktu Carlo Parisi. Ve meyvesini almaya başladı. 3. set oldukça çekişmeli ve zevkli geçti, 27-29. Hemen burada Yamamay’ın seyircisine bir parantez açmak lazım. Ben bu kadar organize ve takımına bağlı voleybol taraftarı daha önce görmemiştim. TV’den İtalya’daki maçlarını izliyordum ama canlı canlı iahit olmak bambaikaydı. Sanırım 200 civarı taraftar vardı ve yaşları 7’den 70’e değişiyordu. Hayran kaldım. Bizde taraftar olmak biraz yadırganır, ayıplanır, genç işi görülür. Bu insanları görünce ise aklımdan geçen tek şey inanılmaz olduklarıydı.
Durumu 2-1’e getiren Yamamay 4. Seti de alıp maçı tie-break’e götürdü. Fakat kalitesini ve tecrübesini konuşturan Rabita tie-break’i de 15-6 gibi farklı bir skorla alarak maçı 3-2 kazandı. Bütün setlerde oyuna ağırlığını koyan Kolombiyalı pasör çaprazı Madelaynne Montano ürettiği tam 43 sayıyla hem maça hem de Final Four’a damgasını vurmuş oldu.
Maçın En’leri:
En skorer oyuncu:
- Madelaynne MONTANO 43 sayı (Rabita Bakü)
- Margareta Anna KOZUCH 20 sayı (Yamamay Busto)
- Foluke AKINRADEWO 18 sayı (Rabita Bakü)
- Maren BRINKER 14 sayı (Yamamay Busto)
- Francesca MARCON 13 sayı (Yamamay Busto)
En iyi smaçör:
- Madelaynne MONTANO 39 sayı (Rabita Bakü)
- Margareta Anna KOZUCH 16 sayı (Yamamay Busto)
- Foluke AKINRADEWO 13 sayı (Rabita Bakü)
- Maren BRINKER 10 sayı (Yamamay Busto)
- Francesca MARCON 9 sayı (Yamamay Busto)
En iyi servis atan oyuncu:
- Maren BRINKER 3 ace (Yamamay Busto)
- Francesca MARCON 2 ace (Yamamay Busto)
- Foluke AKINRADEWO 1 ace (Rabita Bakü)
- Aurea CRUZ 1 ace (Rabita Bakü)
- Valentina ARRIGHETTI 1 ace (Yamamay Busto)
En iyi manşet alan oyuncu:
- Francesca MARCON % 49 (Yamamay Busto)
- Brenda CASTILLO % 48 (Rabita Bakü)
- Dobriana RABADZHIEVA % 48 (Rabita Bakü)
- Giulia LEONARDI % 44 (Yamamay Busto)
- Aurea CRUZ % 22 (Rabita Bakü)
En iyi blok yapan oyuncu:
- Natasa KRSMANOVIC 4 blok (Rabita Bakü)
- Madelaynne MONTANO 4 blok (Rabita Bakü)
- Foluke AKINRADEWO 4 blok (Rabita Bakü)
- Margareta Anna KOZUCH 3 blok (Yamamay Busto)
- Francesca MARCON 2 blok (Yamamay Busto)
Detaylı istatistikler için:
http://www.cev.lu/Competition-Area/MatchStatistics.aspx?ID=24779
GALATASARAY DAIKIN - VAKIFBANK YARI FİNAL KARŞILAŞMASI (9 MART)
Ve sonunda sıra beklediğimiz maça gelmişti. Takımımız gruplardan sonra ev sahibi statüsüyle doğrudan Final Four’a katılma hakkı kazanmıştı ve rakibi de başka bir Türk takımı olan Eczacıbaşı’ynı net skorlarla eleyen Şampiyonlar Ligi’nin bir diğer yenilmez takımı ve gene 2011 CEV Şampiyonlar Ligi’nin yenilgisiz şampiyonu Vakıfbank’tı. Vakıfbank Final Four’a kadar oynadığı 35 maçın tamamını kazanarak başarılması güç performansıyla yarı final maçının da açık ara favorisi gösteriliyordu. Nitekim de bunu ispatlar derecesinde Galatasaray’ı 3-0’la geçerek finale adını yazdırdı.
2. sette biraz daha toparlanmış gözüken Vakıfbank ilk teknik molada 8-7 geride olmasına rağmen ikinci teknik molada 16-13 öne geçti. Bu andan itibaren oyundan düşen Galatasaray 2. seti de 25-17 kaybederek favori Vakıfbank karşısında 2-0 geriye düştü. 3. sette de ilk teknik molaya 8-5 önde giren gene Galatasaray oldu. Gizem’in çıkarttığı inanılmaz toplarla ve Naz’ın akıllı pas dağılımıyla Vakıfbank 2. teknik molaya 16-11 üstün girdi. Son bölümlere doğru rakibini yakalayan Galatasaray 21-20’de öne geçse de hafif bir sakatlık geçirip kenara gelen Kaptan Gözde’nin tekrar oyuna girmesi ve üst üste son sayıları almasıyla Galatasaray 21 sayıda kalarak seti 25-21, maçı ise 3-0 kaybetti.
Ben Galatasaray her ne kadar 3-0 kaybetmii olsa da maçta ki performansını beğendim. Vakıfbank gibi güçlü bir takımın karşısında oldukça mücadeleci ve savaşan bir takım vardı. Bizim en büyük eksiğimiz olan manşet bu maçta kendini pek göstermese de blok zayıflığı had safhadaydı. Neyse ki blok canavarı Vakıfbank’ta bu maçta fazla blok yapamadı. İki takım arasındaki en büyük farkı ise tecrübe ve sayı dağılımı oluşturdu. Vakıfbank takım olarak hücum edip sayı üretebiliyorken, Lo Bianco sadece Calderon ve Neriman’la sayılar aramak zorunda kaldı. Bu ikiliyi Gioli desteklese de Molnar’ın bu takım ve bu seviye için ne kadar yetersiz olduğu bir kez daha ortaya çıktı. Pasör çaprazı oynayıp sadece 1 sayı alıyorsa bir oyuncu (o da servisten) burada yanlış giden bir şeyler var demektir.
Maç bitince çoğumuzun aklından geçen şey ise yarın ki 3.lük maçıydı. Sezon içerisinde Yamamay’la oynadığımız maçları kazanmış olmamız, ayrıca onların toplamda 5 setlik bir maçtan çıkıyor olmaları 3. olacağımıza dair inancımı arttırmış olsa da maalesef sonuç beklediğim gibi olmadı…
Maç bitince çoğumuzun aklından geçen şey ise yarın ki 3.lük maçıydı. Sezon içerisinde Yamamay’la oynadığımız maçları kazanmış olmamız, ayrıca onların toplamda 5 setlik bir maçtan çıkıyor olmaları 3. olacağımıza dair inancımı arttırmış olsa da maalesef sonuç beklediğim gibi olmadı…
Maçın En’leri:
En skorer:
- Jovana BRAKOCEVIC 21 sayı (Vakıfbank)
- Rosir CALDERON DIAZ 19 sayı (Galatasaray)
- Gözde KIRDAR SONSIRMA 18 sayı (Vakıfbank)
- Neriman ÖZSOY 13 sayı (Galatasaray)
- Christiane FÜRST 8 sayı (Vakıfbank)
En iyi smaçör:
- Rosir CALDERON DIAZ 18 sayı (Galatasaray)
- Jovana BRAKOCEVIC 18 sayı (Vakıfbank)
- Gözde KIRDAR SONSIRMA 14 sayı (Vakıfbank)
- Neriman ÖZSOY 12 sayı (Galatasaray)
- Malgorzata GLINKA MOGENTALE 7 sayı (Vakıfbank)
En iyi servis atan oyuncu:
- Jovana BRAKOCEVIC 3 ace (Vakıfbank)
- Naz AYDEMİR 2 ace (Vakıfbank)
- Gözde KIRDAR SONSIRMA 1 ace (Vakıfbank)
- Brizitka MOLNAR 1 ace (Galatasaray)
- Gamze ALĠKAYA 1 ace (Galatasaray)
En iyi manşet alan oyuncu:
- Yuko SANO % 53 (Galatasaray)
- Brizitka MOLNAR % 36 (Galatasaray)
- Gözde KIRDAR SONSIRMA % 35 (Vakıfbank)
En iyi blok yapan oyuncu:
- Christiane FÜRST 4 blok (Vakıfbank)
- Gözde KIRDAR SONSIRMA 3 blok (Vakıfbank)
- Simona GIOLI 2 blok (Galatasaray)
- Bahar TOKSOY 1 blok (Vakıfbank)
- Selime ĠLYASOĞLU 1 blok (Galatasaray)
Detaylı istatistikler için:
http://www.cev.lu/Competition-Area/MatchStatistics.aspx?ID=24778
Elif Sekman / Galatasaray Voleybol Şubesi
Arkas Spor 2 - 3 Galatasaray
Galatasaray Erkek Voleybol Takımı, Acıbadem Erkekler Birinci Ligi 20.
hafta maçında, İzmir Atatürk Spor Salonu'nda Arkas Spor ile karşılaştı.
Takımımız müsabakayı 3 - 2 kazandı.
Bu sonucun ardından puanını 41'e yükselten Galatasaray ligde maç fazlasıyla 2. sırada yer aldı.
Setler: 22-25, 25-17, 15-25, 25-22, 11-15
Hakemler: A. Yener, B. Dikmentepe
Süre: 122 dakika
Arkas Spor: Mustafa O., Hasan (L), Agamez, Burutay, Hakkı, Mustafa, Yiğit, Joao, Kevin
Galatasaray: Ulaş, Murathan, Bojan, Henry Bell, Nikolov, Murat, Tomi, Erhan, Ferhat, Caner (L)
Bu sonucun ardından puanını 41'e yükselten Galatasaray ligde maç fazlasıyla 2. sırada yer aldı.
Setler: 22-25, 25-17, 15-25, 25-22, 11-15
Hakemler: A. Yener, B. Dikmentepe
Süre: 122 dakika
Arkas Spor: Mustafa O., Hasan (L), Agamez, Burutay, Hakkı, Mustafa, Yiğit, Joao, Kevin
Galatasaray: Ulaş, Murathan, Bojan, Henry Bell, Nikolov, Murat, Tomi, Erhan, Ferhat, Caner (L)
galatasaray.org
Dörtlü Final Basın Toplantısı Yapıldı
Galatasaray Daikin’in ev sahipliğinde gerçekleşecek 2013 CEV Champions League Dörtlü Final tanıtım toplantısı Galatasaray Üniversitesi Aydın Doğan Odotoryumu’nda gerçekleştirildi.
Galatasaray Daikin Menajeri Orkun Darnel’in sunumunu yaptığı basın toplantısına Galatasaray Spor Kulübü İcra Komitesi Başkanı Lutfi Arıboğan, CEV Başkanı Andre Meyer, Türkiye Voleybol Federasyonu Başkanı Özkan Mutlugil ve Daikin Türkiye CEO’su Hasan Önder katıldılar. Ayrıca Galatasaray Spor Kulübü Voleyboldan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Cibara, dörtlü finalde mücadele edecek takımların antrenör ve kaptanları da salonda hazır bulundular.
Toplantının açılış konuşmasını yapan Galatasaray Daikin Menajeri Orkun Darnel “Değerli basın mensupları, sevgili konuklarımız 2013 CEV Şampiyonlar Ligi Bayanlar Dörtlü Final basın toplantısına hoş geldiniz. Öncelikle açılış konuşmasını yapmak için CEV Başkanı Andre Meyer’e söz vermek istiyorum. Ondan önce de 8 Mart Dünya Kadınlar Günü vesilesiyle tüm dünya kadınlarını kutlamak istiyorum” dedi.
Orkun Darnel’in ardından söz alan CEV Başkanı Andre Meyer ise, “Öncelikle dörtlü finale katılacak dört takımı da tebrik ederim. Türkiye’de daha önceden de defalarca başarılı organizasyonlar gerçekleştirildi. Bu organizasyonda da şu ana kadar yapılanları gözlemlediğimde çok başarılı bir iş çıkarıldığını görüyorum ve organizasyon sahibi Galatasaray Spor Kulübü’nü tebrik etmek istiyorum. Şampiyonlar Ligi Avrupa’da 20 yıldır düzenleniyor. Bu başarıyı sadece Avrupa Konfederasyonu yakalamış durumda. Geçtiğimiz dönemde Şampiyonlar Ligi’ne en başından beri katılan takımlarla bir araya geldik ve önümüzdeki seneler için bir takım kararlar aldık. 2014 – 2015 sezonundan itibaren köklü değişikliklere gidilecek. Kalitenin artması yönünde çalışmalarımız olacak. Belki de şu anda üç olan kupa sayısını ikiye indireceğiz. Şampiyonlar Ligi’nin daha fazla öne çıkaran değişikliklere gideceğiz. Ayrıca antrenörleri sevindirecek bir değişikliğe de gideceğiz ve altın set sistemini daha adaletli bir şekilde revize edeceğiz. Dörtlü finale katılan takımları tekrardan tebrik etmek istiyorum. Umarım seneye tekrar bu takımları Şampiyonlar Ligi’nde görme fırsatımız olur” şeklinde konuştu.
Meyer’in ardından dörtlü finalle ilgili görüşlerini dile getiren Türkiye Voleybol Federasyonu Başkanı Özkan Mutlugil, “Sayın Başkan Andre Meyer’in de bahsettiği gibi Şampiyonlar Ligi, Avrupa’nın en önemli kupası olmasının yanı sıra dünyanın da en yüksek seviyede voleybol oynanan, en prestijli organizasyonu. Türkiye Voleybol Federasyonu olarak, ülkemizdeki voleybolun gelişimi açısından bu tarz organizasyonları ülkemizde yapılmasını, kulüplerimizin bu organizasyonlarda yer almasını önemli buluyoruz. İstanbul 2020 Olimpiyat hedefimizi de desteklemek adına bu tür yüksek prestijli organizasyonu ülkemizde yapmaktan gurur duyuyoruz. Sözü fazla uzatmada, öncelikle CEV Başkanı Sayın Andre Meyer’e bu organizasyonu yapma imkanını bize verdiği için, Galatasaray Spor Kulübü’ne bu organizasyonun ev sahipliğini üstlendiği için ve Daikin markasına bu organizasyonun düzenlenmesindeki katkılarından dolayı çok teşekkür etmek istiyorum. İki tane Türk takımı bizi temsilen mücadele edecek. Avrupa’nın en iyi dört takımını Cumartesi ve Pazar günlerinde İstanbulda ağırlayacağız. İyi bir voleybol temenni ediyor ve tüm takımlara başarılar diliyorum” dedi.
Organizasyonla ilgili düşüncelerinin yanı sıra Galatasaray voleybol tarihi hakkında da bilgiler veren Galatasaray Spor Kulübü İcra Kurulu Başkanı Lutfi Arıboğan “9 – 10 Mart tarihlerinde düzenlenecek olan Avrupa Şampiyonlar Ligi Dörtlü Final organizasyonunun ev sahibi olarak başta CEV Başkanı olmak üzere tüm katılımcılara hoş geldiniz diyorum. Bu önemli turnuvayı organize eden kulüp olmaktan gurur duyduğumuzu belirtmek istiyorum. Hakikaten dünyanın en önemli voleybol organizasyonunu, dünyanın muhteşem şehri İstanbul’da organize etmek ve Galatasaray olarak organize etmek bizim için gerçekten gurur verici. Bu fırsatı bize veren başta CEV Başkanına, Federasyon Başkanımıza, ana sponsor Daikin firmasına ve Galatasaray Spor Kulübü Başkanı ve Yönetim Kurulu’na huzurlarınızda bir kere daha teşekkür ediyorum. Yarın çok öneli bir turnuva başlayacak ama bunun yanında bugün de çok önemli bir günü yaşıyoruz. Çünkü bugün 8 Mart Dünya Kadınlar Günü. Başta turnuvaya katılan sporcular olmak üzere Türkiye’de ve dünyadaki tüm kadınları da bu vesileyle kutluyorum. Ayrıca bu toplantı fırsatını bize veren, bu ortamı sağlayan ve her konuda bize destek olan Galatasaray Üniversitesi’ne de huzurlarınızda teşekkür ediyorum. Sizlerin de bildiği gibi üniversitemiz yakın geçmişte bir yangın problemi yaşadı. Tekrar onarılmasıyla ilgili olarak camiamız kenetlendi ve süratle inşaat başladı. Çok kısa sürede de bitecek. Bu şartlar altında bize bu fırsatı verdiği için bir kere daha üniversitemize şükranlarımı sunuyorum. Bu turnuvanın, 2020 Olimpiyat Oyunları’nı düzenlemeye aday olan İstanbul için önemli bir fırsat olduğunu düşünüyorum. Olimpiyat yolunda Türkiye ve İstanbul’u destekleyecek en önemli organizasyonlardan biri olduğunu düşünüyorum. Sabrınıza sığınarak Türk voleybol tarihiyle de ilgili bir şeyler söylemek istiyorum. 1800’lü yılların sonunda Massachusetts’te oynanmaya başlayan bu güzel spor, süratle gençler ve kadınlar arasında özellikle okul düzeyinde oynanarak süratle dünyaya yayılmış ve sevilen bir spor haline gelmiş. Ülkemizde de 1920’lerde Robert Koleji’ne gelen Amerikalı bir öğretmen öncülüğünde başlamış ve okullarda süratle yayılmış bir spor. Burada bizim voleybol tarihimizden bahsederken bazı isimleri yad etmeden geçemeyeceğim. Özellikle değerli spor adamı Selim Sırrı Tarcan’dan bahsetmek istiyorum. Bir beden eğitimi öğretmeni olarak bu sporu öğrenmesi, öğrencilerine öğretmesi ve o beden eğitimi öğretmenlerinin de Anadolu’nun dört bir tarafında bu sporu yaymaya çalışmaları voleybolun ülkemizde yaygınlaşmasını sağlamıştır. Galatasaray Camiası da voleybol için çok önemli merkezlerden biridir. Galatasaray Lisesi bu konuda köklü eğitim ve spor geçmişiyle öncülük yapmıştır. 1920’lerde voleybol oynamaya başlayan Galatasaraylı öğrenciler kendi aralarında takımlar kurarlar ve daha sonra 1930’lu yıllarda yarışmalara katılmaya başlarlar. Bununla ilgili bazı istatistikler de vermek istiyorum. 1930 yılında bu branşta yarışmaya başladıktan sonra 1931/32 sezonunda ilk şampiyonluğunu kazanmıştır Galatasaray. Bundan sonra Galatasaray Voleybol Takımı 16 kez İstanbul Ligi Şampiyonluğu, 12 kez Türkiye Şampiyonluğu ve 4 kez Deplasmanlı Lig Şampiyonluğu sevinci yaşamıştır. Bu süreç içerisinde bazı değerli insanları da yad etmeden geçmeyeceğim. Özellikle 1955 yılında camiamızda olan ve 1957 yılından itibaren de antrenörlükle devam eden ve bayan voleybol takımımızın pek çok başarısına damga vurmuş Sayın Oral Yılmaz’ı yad etmeden geçmek istemiyorum. Bayan voleybolu da Galatasaray için çok önemli. 1954 yılında başlayan voleybol ligimize bayan voleybol takımımız damgasını vurmuştur. İlk şampiyonluğunu 1959/60 yılında kazanan takımımız bundan sonra arka arkaya 7 kez İstanbul Şampiyonu olmuş ve bu süreçte 5 kez de Türkiye Şampiyonluğu kazanmıştır. Burada da bazı isimleri bu turnuva vesilesiyle tarihe kaydetmek adına anmak istiyorum; “Yenilmez Armada” unvanı alan bayan voleybol takımımızın ilk şampiyon kadrosunda Alev Türe, Simla Çapa, Atife Fener, Oya Çapa, Şeniz Kaban, Sevil Pendedaki, Seda Acıoğlu, Mesude Dinçcan, Gülçin Eroğlu ve Esin Ekbayır gibi unutulmaz isimler yer almışlardır. Galatasaray uzun yıllar sporcu yetiştirmesiyle övünen bir camiadır. Voleybol da bu branşların başında gelir. Bugün de hem bayan hem erkek voleybol takımlarımız altyapıdan yetiştirdiği oyuncular, yıldız transferleri ve yabancı yıldız transferleriyle önemli bir kimya oluşturmuşlardır. Bayan takımımız da bu şekilde başarılarını sürdürmektedir. 2009/10 sezonunda Challenge Cup’ta üçüncü olan Galatasaray 2011/12 sezonunda da CEV Cup’ta final oynamayı başarmıştır. Bu sezon da hem Türkiye’de hem de Avrupa’da Daikin Türkiye’nin de desteğiyle iyi bir başlangıç yaptık. Onlarla beraber büyük başarılar kazanacağımızı düşünüyorum. Dünya kupası gibi bir çok önemli voleybol organizasyonuna ev sahipliği yapan Japonya’dan bir sponsorumuz olması çok anlamlıdır. Bu birlikteliğin her iki taraf için de iyi bir izlenim bırakacağını düşünüyorum. Bu sezon takımımızın başına geçen İtalyan Antrenörümüz Massimo Barbolini’nin de başarılarımızda büyük payı olduğunu düşünüyorum. Konuşmamı tamamlamadan önce CEV Başkanı’na, CEV Delegasyonu’na, hakemlere ve teknik komiserlere, turnuvada yer alan takımlara ve turnuvanın sponsoru Daikin’e hoş geldiniz diyorum. Umarı en iyi olan kupayı kazanır” şeklinde konuştu.
Toplantıda son olarak söz alan Daikin Türkiye CEO’su Hasan Önder ise “Ben de Dünya kadınlar Günü’nü kutlayarak başlamak istiyorum. Turnuvanın Türkiye’ye getirilmesinde katkısı olan bütün yöneticilerimize; hem Galatasaray hem de Daikin yöneticilerine teşekkür ediyorum. Gerçekten zorlu bir süreçti. Ülkemizde yapılacak organizasyonlar, aday olunan Olimpiyat oyunları için faydalı olacağını düşünüyorum. Takım sporlarında, özellikle voleybolda ülkemizin başarısı giderek artıyor. Bir müddet sonra kulüp takımları ve milli takımlar bazında kupalara ambargo koyacağımızı düşünüyorum. Voleybol bir strateji oyunu. Anlık kararlar vermek gerekiyor. Yeteneğin yanında hızlı karar verebilmek gerekiyor ve sonuç ta hızlı oluyor. Başarı ve başarısızlığı anlık görüyorsunuz. Voleyboldan hayat için, iş hayatı için çıkarılacak çok ders var. Daikin olarak voleybola desteklerimiz devam edecek. Özellikle lise ve ilköğretim bazında çalışmalarımız sürecek. Tüm takımlara başarılar diliyorum. Bence muhteşem dört maç izleyeceğiz. İnşallah Cumartesi ve Pazar günleri şov ve festival havasında geçer” dedi.
Basın toplantısının ardından ilk önce toplantı katılımcılarıyla soru cevap bölümüne geçildi. Ardından antrenörler ve kaptanlarla soru cevap bölümü gerçekleşti ve etkinlik tamamlandı.
galatasaray.org
Söz Kaptanlarda
2013 CEV Şampiyonlar Ligi Dörtlü Finali öncesi şampiyonluk için sahada olacak 4 takımın kaptanları NTV Spor'a konuştu.
Teledünya Türkiye Kupası'nın Ardından
Teledünya Kadınlar Türkiye Kupası Final Grubu bugün oynanan karşılaşmalar ile son buldu. Galatasaray Daikin son maçında Karşıyaka'yı 25 - 19, 25 - 18 ve 25 - 14'lük setlerle 3-0 mağlup ederek turnuvayı 3. sırada tamamladı.
Günün ikinci karşılaşmasındaysa Vakıfbank ile Eczacıbaşı karşı karşıya geldi. Rakibini
25-17, 25-12 ve 25-23'lük setlerle mağlup eden Vakıfbank kupayı kazandı.
VAKIFBANK: Naz 4, Gözde 13, Bahar 10, Brakocevic 17, Güldeniz 9, Furst 6 (Gizem, Melis, Dilek)
ECZACIBAŞI VİTRA: Büşra 4, Neslihan 18, Esra 5, Poljak 3, Özge, Shashkova 9 (Gülden, Asuman, Gözde)
HAKEMLER: Aziz Yener, Bayram Dikmentepe
2. Eczacıbaşı VitrA
3. Galatasaray Daikin
4. Karşıyaka
Günün ikinci karşılaşmasındaysa Vakıfbank ile Eczacıbaşı karşı karşıya geldi. Rakibini
25-17, 25-12 ve 25-23'lük setlerle mağlup eden Vakıfbank kupayı kazandı.
VAKIFBANK: Naz 4, Gözde 13, Bahar 10, Brakocevic 17, Güldeniz 9, Furst 6 (Gizem, Melis, Dilek)
ECZACIBAŞI VİTRA: Büşra 4, Neslihan 18, Esra 5, Poljak 3, Özge, Shashkova 9 (Gülden, Asuman, Gözde)
HAKEMLER: Aziz Yener, Bayram Dikmentepe
2013 Teledünya Türkiye Kupası final grubu şu sıralamayla tamamlandı:
1. VakıfBank2. Eczacıbaşı VitrA
3. Galatasaray Daikin
4. Karşıyaka
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)